Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB), Afrika Kalkınma Bankası (AfKB) İcra Direktörü Edmond Wega başkanlığındaki heyet ile AfKB’nin faaliyetleri, ihale ve tedarik süreçleri hakkında üyeleri tarafından bilgi edinilmesi, Türk müteahhitlik firmalarının Afrika ülkelerindeki faaliyetleri ile yaşamakta oldukları sorunlar ve çözüm önerilerini kapsayan bir toplantı düzenledi.
TMB Başkanı Erdal Eren ev sahipliğinde 15 Kasım’da gerçekleşen toplantıya, AfKB İcra Direktörü Danışmanı Derya Arcaklıoğlu, Enerji, İklim ve Yeşil Büyüme Operasyonları Başkan Yardımcısı Dr. Kevin Kariuki, Altyapı ve Kentsel Kalkınma Birimi Direktörü Mike Salawou, Sağlık Sektörü Direktörü Arun Kumar, Kamu-Özel İşbirliği Danışmanlık Hizmetleri Kıdemli Uzmanı Esther Kouame Lodugnon, Enerji Sektörü Program Koordinatörü Caroline Makenzi Mwangi, Hazine ve Maliye Bakanlığı Daire Başkanı Tevfik Kalkan, Uzmanlar Mustafa Kaya ve Fatih Şahin ile TMB Başkan Vekili Deha Emral, Yönetim Kurulu Üyesi Müfit Eren, Genel Sekreter Hasan Yalçın, Genel Sekreter Yardımcısı Çiğdem Çınar ve Uzman Neslihan İskender katılım gösterdi.
Türk müteahhitler için Afrika bölgesi önem arz ediyor
Açılış konuşmasını yapan TMB Başkanı Erdal Eren, üyeleriyle Afrika Kalkınma Bankası temsilcileriyle buluşturmak için her fırsatı değerlendirdiklerini belirterek, 2020 yılında gerçekleştirilen çevrim içi toplantıya atıfta bulundu. Eren, firmaların bugüne kadar 135 ülkede 488 milyar ABD Doları tutarında yaklaşık 12 bin proje hayata geçirdiğini, toplam iş hacmimizin %18’lik bölümünü oluşturan Afrika kıtasında ise 44 ülkede 86 milyar ABD Doları değerinde 1900 projenin üstlenildiğini, bölgede havaalanından şehir altyapısına kadar çok geniş bir yelpazede projenin hayata geçirildiğini ifadeyle, Afrika bölgesinin Türk müteahhitlik firmaları için önem arz ettiğini, nüfus artışı, kentleşme ve artan altyapı ihtiyacına bağlı olarak bölgenin firmalarımıza gerek altyapı gerek üstyapı projelerinde birçok fırsat sunduğunu, firmalarımızın da bu projelerde yer alma hususunda istekli olduğunu, ancak AfKB’nin finansman imkanlarından yeterli ölçüde yararlanamadığını dile getirdi.
Afrika’da uygun maliyetli kaliteli projeler gerçekleşiyor
AfKB İcra Direktörü Edmond Wega, Türk müteahhitlik firmalarının Bankaları ile olan ilişkisinin ileri bir seviyeye taşınmasını amaçladıklarını, bugüne kadar firmalarımızın Afrika’da birçok büyük ve başarılı projeye imza attığını, Türk müteahhitlik firmalarının uygun maliyetle kaliteli projeler gerçekleştirdiğini, ayrıca kamu-özel işbirliği projelerinde de tecrübeye sahip olduğunu bildiklerini, kıtanın kalkınması için yalnızca hükümetlerin değil, özel sektörün de sürece dahil edilmesinin önem taşıdığını ifadeyle, Banka’nın Afrika kıtasının gelişimi için yeni bir 10 yıllık strateji benimsediğini, bu strateji kapsamında Afrika’nın transformasyonunun hızlandırılması için AfKB’nin; kıtaya enerji temini, Afrika’nın beslenmesi (tarım), sanayileştirilmesi, dünya ile entegrasyonu ve Afrika halklarının yaşam standartlarının iyileştirilmesi olmak üzere 5 önceliği belirlemiş olduğunu vurguladı.
Daha iyi yaşam şartlarına dikkat çekildi
Toplantıda AfKB yetkilileri tarafından yapılan sunumda; AfKB Grup’un Afrika Kalkınma Bankası(AfKB), Afrika Kalkınma Fonu (ADF) ve Nijerya Vakıf Fonu (NTF) olmak üzere, fakirlikle mücadele ve kıtadaki yaşam koşullarının iyileştirilmesi ortak amacına hizmet eden, yasal ve mali açıdan bağımsız üç kuruluştan oluştuğu, Afrika’nın kalkınması için yaklaşık 60 yıldır faaliyet göstermekte olan Bankanın, Afrika ülkeleri dışında Avrupa, Amerika, Orta Doğu ve Asya ülkelerinden üyeleri bulunduğu, Afrika’da ekonomik çeşitlendirme ve altyapı eksikliği, zorlu iş ortamı, vasıflı işgücü, teknoloji ve kaynak yetersizliği, fakirlik, eşitsizlik ile kırılganlık, hassasiyet ve çatışma gibi sorunlar bulunduğu, bununla birlikte kıtanın büyük bir potansiyele sahip olduğu, Afrika’nın gelişimi için her yıl 100 milyar ABD Doları tutarında altyapı yatırımı yapılması gerektiği belirtilerek, kıtanın 10 TW gücünde güneş, 350 GW gücünde hidroelektrik, 110 GW gücünde rüzgar ve 15 GW gücünde jeotermal enerji kapasitesine sahip olmasına karşın sadece 46 GW kurulu gücü bulunduğu, yenilikçi teknolojilere ve finansman araçlarına ciddi ölçüde ihtiyaç duyulduğu, sonuç olarak bölge nüfusuna daha iyi yaşam şartları sağlanması için çeşitli alanlarda birçok yatırım gerektiğine dikkat çekildi.